Ermeni meselesiyle bizi Anadolu'dan atarlar
ABD'deki konferansta Ermeni yalanını belgeleriyle gözler önüne
seren Prof. Dr. Turan "Bu bir güç meselesidir. Eğer zayıf düşersek
bizi Anadolu'dan dahi atabilirler" dedi
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Tarih Bölümü öğretim
üyelerinden Prof. Dr. Ömer Turan, New York'ta düzenlenen "1915
Olayları" konulu konferansta sözde Ermeni soykırımının ABD'de
tanınması faaliyetleri ve Temsilciler Meclisi'nde görüşülecek
olmasıyla ilgili tüm Türkiye'yi uyardı: "Bu bir güç meselesidir. Ne
kadar zayıfsak oraya kadar gider. Anadolu'dan atılmamıza kadar gider."
Turan, Türkler'in dedeleri soykırım yapmış bir millet olarak anılma
tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu söyledi.
"Türkler, dedeleri soykırım yapmış bir millet olarak anılma
tehlikesiyle karşı karşıya. Böyle bir zilleti neden kabul edelim?"
diyen Turan, Ermenilerin Osmanlı İmparatorluğu bünyesinde "Hıristiyan
Türkler" olarak tanımlanacak kadar Türkleştiklerini ve Türkçe'yi
Ermenice'den daha çok kullandıklarını ifade etti.
Prof. Dr. Turan, milliyetçilik çağı olarak tanımlanan 19. Yüzyıl'a
gelindiğinde Ermeniler'in otonomi kazanma davası güttüklerini
belirtti. Ermeniler'in en yoğun yaşadığı bölge olan Doğu Anadolu'da
bile hiçbir şehirde toplam nüfusun yüzde 40'ını geçmediğine dikkati
çeken Turan, bunun sebebinin Ermeniler'in kendilerini emniyette
hissettikleri için bir araya toplanmak yerine İmparatorluğun her
yerine dağılmaları olduğunu söyledi.
Birinci Dünya Savaşı'nın başlamasıyla "bekledikleri özgürlük
fırsatının geldiğini" düşünen Ermeniler'in itilaf devletleriyle
görüşerek ve onlara yardım teklif ederek kendilerine bir yer talep
ettiklerini kaydeden Turan, 20 Nisan 1915'te Ermenilerce özel kabul
edilen bir şehir olan Van'da Ermeni devletinin kurulduğunun ilan
edildiğini anlattı. Bu olay üzerine, Osmanlı İmparatorluğu'nun 24
Nisan'da Ermeniler'in ileri gelenlerini tutuklama kararı aldığını ve
tutuklananların büyük bölümünün Ankara civarına sürgüne
gönderildiğini belirten Turan, bugünün Ermenilerce sözde soykırımı
günü olarak kabul edildiğini kaydetti.
Turan, Ermeni devletinin ömrünün iki ay sürdüğünü ve şehrin
anahtarının şehre giren Rus askerlerine verildiğini ifade etti.
Osmanlı İmparatorluğu'nun sadece savaş bölgesindeki Gregoryan
Ermenileri ülke içinde savaş olmayan yerlere nakletme kararı
aldığını anlatan Turan, bu karar doğrultusunda 500 bin Ermeni'nin
bugünkü Suriye ve Kuzey Irak'a gönderildiğini, 400 bininin ise Rus
ordusunu takiben Kafkasya'ya çekildiğini kaydetti. 400 bin
Ermeni'nin de Osmanlı topraklarının batısında yaşadığını belirten
Turan, söz konusu rakamların o dönem savaşta tarafsız olan ABD'nin
konsoloslukları ve yardım kuruluşlarından elde edildiğine dikkat
çekerek, "Zaten o dönemde Osmanlı topraklarındaki Ermeni nüfusu da
bu kadardı" dedi.
Eldeki rakamlara rağmen soykırımı iddialarının nasıl ortaya
çıktığını da anlatan Turan, İngiltere'de bir propaganda birimi
oluşturulduğunu ve ABD'yi itilaf devletleri saflarına katabilmek
için bu birim aracılığıyla özellikle ABD'de Osmanlılar'ın
Ermeniler'e yönelik büyük bir soykırımı yaptığı yönünde propaganda
yapıldığını ifade etti. Turan, "Hukuken de haklıyız, ancak bunlar
kafi gelmiyor. ABD'de kamuoyunda ve ders kitaplarında bu mesele
Ermeniler'in istediği şekilde yer alıyor" dedi.
Ermeni meselesinin hiçbir zaman sadece Ermeni meselesi olmadığını
söyleyen Turan, bu konunun büyük devletlerin Türkiye ile ilgili
politikalarının bir aracı olduğunu ifade
İlintili Bölümler:
Osmanli imparatorlugu'nun son donemi ve Turkiye'yi bolme cabalari (19081918),
Prof. Dr. Salâhi R. Sonyel
|