Türkiye ve Dünya Gerçekleri

TransAnatolie Welcomes You  to Turkey

 

Orducu


 

 

Home ] Up ] Türkiye Gerçekleri ] Strateji ve Politikalar ] İçerik ] Ara ]

 

 

Aydınlanma ] Türk Aydını ] Karanlık ] Liberaller ] Liberaller ] Mandacılar ] Dinciler ] [ Orducu ] N-Mandacilar ] TSK ] TSK ] Hain? ]

 

 

Up

"Orducu Sosyalist"

   
Hey gidi Yalçın Küçük Hocam, gene öyle bir söz etti ki anlı şanlı köşe yazarları MARX'ı okumak zorunda kaldılar.

Yalçın Hoca, siyasal görüşünün sorulması üzerine "BEN ORDUCU SOSYALİSTİM." deyiverdi... Soran kişi elbet hatalı... Yalçın Hoca'nın bin yıldır tavrı hep bu ya...

Şimdi milim gram Marksizme bulaşmamış köşe yazarlarımız "Marks'ın ne denli demokrat olduğunu, ve onda "orducu sosyalist" gibi bir kavramın olmadığını yazarak Yalçın Hoca'yı gene "ÇATLAK PREFOSÖR" ilan ediverdiler...

Yalçın Hoca bin yıldır (sanırım 1938 doğumludur, Baykal'la aynı yaşta..) "sosyalisttir" ve bin yıldır hep aynı şeyi söyler. Söylediği yeni bir şey değil. Yalçın Küçük hep "ORDUDAN BİR SOSYALİST DEVRİM" beklemiştir. Şöyle BAAS TARZI bir SOL DEVRİM. (Tarihin garip cilvesi ordu ne zaman idare el koysa en başta içeri alınanlardan biri de Yalçın Küçük olmuştur... )

Peki şimdi işin teorisine göz atalım. Marksizm'de gerçekten bir ORDUDAN BEKLENEN SOSYALİZM yoktur. Marks, orduyu diğer kurumlar gibi DEVLETİN (yani burjuva iktidarının) bir gücü görmüştür hep. Devlet (yani burjuva yani kapitalizm) gerekirse ORDUYU işçi sınıfı üzerine sürecek güçtedir. Marks, kapitalizmin kendi kendine çökeceğini düşünmüştür hep. Elbet, teorisini yaşadığı dönemin İngiltere ve Almanya'sına göre düşünüp kurduğundan (gelişmiş kapitalist ülkeler bunlar o dönemde. İşçi sınıfının en çok ve en iyi örgütlendiği ülkeler...) bunlar aşırı tüketim sonucu, kendi kendilerini bitirecekler (şimdiki krizler) burjuva bir yandan işçi sınıfına en az ücret verme peşindeyken, bir yandan da ürettiği malların işçi sınınıfı (tüketiciler yani) tarafından alınmasını isteyecek, bu büyük çelişki zaten kapitalizmi çökertecektir... Bu nedenle DEVRİMİ hep İNGİLTERE veya ALMANYA'dan beklemiştir Marks.

Ama MARKS'ın bu öngörüsü gerçekleşmez. Devrim, neredeyse işçi sınıfı en az olan RUSYA'da, ardından da işçi sınıfı neredeyse hiç olmayan ÇİN'de gerçekleşir... MARKS'ın dönemi gereği bilmediği ve çözemediği bir şey vardır "EMPERYALİZM"... İngiltere ve Almanya "emperyalizm" dönemi yaşadıklarından (doğu ve ortadoğudan sömürerek bedava aldıklarını, kendi halklarına en ucuza sunduklarından) bu ülkelerinin işçi sınıfı "DEVRİM" falan düşünmez... Çünkü artık "zincirlerinden başka kaybedecek" evleri, arabaları, bir aileleri vardır...

"EMPERYALİZM"i ilk çözen TROÇKİ'dir. Hani o koca KIZIL ORDU kurucusu... "EMPERYALİZM" diye bir kitap da yazmıştır da, sonradan bu kitap Sovyet devrimi lideri LENİN'e atfedilmiştir... Zaten Sovyetler'de Lenin sonrası dönemde (Stalin döneminde) Troçki Stalin tarafından öldürülecektir...

İşçi sınıfı olmadan oluşan bu iki devrim de (Rus ve Çin) MARKS'ın hiç aklına gelmediği bir süreci oluşturur. Sözde işçi sınıfı önderi bir KOMÜNİST PARTİSİ ÖNDERLİĞİ. Bunun da zorulu sonucu DİKTATÖRLÜK... Bu iki sözde MARKSİST İHTİLAL yapan iki ülke bir süre sonra bir DİKTATÖRLÜĞE dönüşmüş, bir de STALİN tarafından bunun teorisi gerçekleştirilmiştir: "Sözde sosyalist devrimin gerçekleşmesi için bir süre "PROLETARYA DİKTATÖRLÜĞÜNE" ihtiyaç vardır. Burjuva devletin hukuksal ve ahlaksal kurumları, burjuva devlet yıkılsa da hemen yıkılmayacağından bu diktatörlük gereklidir."

Bu PROLETARYA DİKTATÖRLÜĞÜ bir süre sonra Sovyetlerde STALİN, Çin'de MAO diktatörlüğüne dönüşmüştür elbet...

MARKS devrimi, en gelişmiş ülkelerden bekliyordu. Olmadı...Devrim gelişmemiş, işçi sınıfı olmayan ülkelerde gerçekleşti. Sonları diktatörlük oldu... 

İşte bu iki ülkede oluşan devrimleri, sonradan Sovyet işgali ile orta Avrupa ülkelerinde oluşan (Macaristan, Çekoslavakya, Bulgaristan, Romanya vb) devrimleri gören ve bilen Türk sosyalistlerin bazıları kendi ülkelerinin de (Yani Türkiye'nin) işçi sınıfı olmadığını ya da olsa da bilinçli olmadığını düşününce, devrimi İŞÇİ SINIFI'ndan çok SOSYALİST BİR ORDU nun gerçekleştireceğine inanmaya başlamışlardır. 1960 ihtilali, de bunun önünü açınca; (nereden bakılırsa bakılsın 1960 "demokrat" bir anayasa doğurmuştur... Elbet, üç siyasinin asılması saçmalığını onaylamıyorum.) ORDU'dan 1960 sonrası bir SOL DARBE bekleyenler oluşmuştur...

Çünkü, Türk işçi sınıfının "sosyalist bir devrim" yapacağı falan yoktur. Tam tersine Türk işçi sınıfı 1977 seçimlerinde ancak ECEVİT'e oy atacak kadar solcu olmuş; oylarını genellikle SAĞCI partilere atmıştır. Koca TÜRK-İŞ açıkça olmasa da hep SAĞCI partileri desteklemiştir... DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu) ise dediğim gib TİP (İşçi Partisi)'ne bile oy atmamış, ancak CHP'li olmuştur o da bir seçimde...

İşte ne Türk halkından, ne de Türk işçi sınıfından bir halt olmayacağını düşünen bazı aydınlar, sosyalist bir devrimin yine ORDU tarafından yapılacağını düşündüren budur... Bu aydınlar arasında en önemlileri de aklımda olanlar YALÇIN KÜÇÜK, İLHAN SELÇUK, DOĞAN AVCIOĞLU'dur. Bu aydınlar arasına bir ara AZİZ NESİN'de girip çıkmıştır...

Bu aydınlar düşüncelerini hiç gizlememişler, ORDUDAN HEP BİR SOSYALİST DEVRİM beklediklerini yazıp durmuşlardır... Hele Yalçın Küçük Hoca, hâlâ ve umutla beklemektedir bu devrimi...

Ordudan hep bir "SOSYALİST" devrim bekleyip ORDU'nun yaptığı her darbede içeri alınan YALÇIN KÜÇÜK HOCA, gene de yaşı 71'i bulmasına rağmen ordudan böylesi bir eylemi beklediğini "BEN ORDUCU BİR SOSYALİSTİM" diyerek dile getirmektedir...

Yalçın Küçük Hoca' bin yıldır aynı şeyi söyler...

Şimdi Yalçın Hoca'nın dediklerini yeni duymuş gibi "AAAA, bu MARKSİZM'de YOK" diyen anlı şanlı köşe yazarları benim neredeyse bu blog yazısında bir 150 yılını anlattığım dünyanın ve Türkiye'nin "SOSYALİST DEVRİM" macerasını demek hiç bilmemektedirler...

Yalçın Hoca, benim aklımın erdiğinden beri aynı şeyi savunur ya... (yaşım 50)

Şimdi yaşları benden fazla olan köşe yazarlarımız, Yalçın Hoca'nın "ORDUCU SOSYALİSTİM" lafını yeni duymuş gibi, "aaa ama bu demokrat değil..." lafları etmektedir...

Yalçın Küçük ve onun nesli "demokrat" yolla -yani seçimle- iktidara gelen ALLENDE'nin de ABD tarafından nasıl başkanlık sarayı bombalanarak öldürüldüğünü ŞİLİ'de bilir... SOSYALİST Allende'ye en büyük darbeyi kim vurmuş ve ülke ekonomisini çökertmiştir bilir misiniz? GREVE GİDEN ŞİLİ İŞÇİ SINIFI... Ya...

Ben Yalçın HOCA'yı en azından ANLIYORUM...

"ÇATLAK PROFESÖR" diye dalga geçeceğinize bu insanı en azından anlamaya çalışsanız koca köşe yazarlarımız...

Haberiniz olsa, yazdığınız gazetenin bir köşesinde yazı yazsa Yalçın Küçük, sizi okuyan olmaz be... ANLADINIZ...

Uğur Kesici

 

   
   
   
 
 

 
   
   
   

 

 

 

Home ] Up ] Türkiye Gerçekleri ] Strateji ve Politikalar ] İçerik ] Ara ]

Aydınlanma ] Türk Aydını ] Karanlık ] Liberaller ] Liberaller ] Mandacılar ] Dinciler ] [ Orducu ] N-Mandacilar ] TSK ] TSK ] Hain? ]