Gençlik ve Kadın
Sosyal (toplumsal-toplumcu) demokrasi
(yurttaş-halk yönetimi) son tahlilde, imtiyazları, fırsatları, kültür ve eğitimi,
istihdamı, sağlık hizmetlerini, sosyal güvenliği, zenginlikleri ve mutluluğu en geniş
kitlelere yaymanın ve ulaştırmanın iddiasıdır; sürekli bir adalet arayışıdır.
Sosyal (toplumsal) adaletin sağlanması, öncelikle sosyal (toplumsal) demokrasinin işidir.
Bu bağlamda, istihdam, eğitim ve sağlık hizmetlerinde fırsat eşitliğini, herkese sosyal
güvenliği, gelir dağılımında adaleti, sahipsizlere sahip çıkılmasını hedef alan,
etkin, verimli, duyarlı bir sosyal devlet yapısı gerçekleştirilecektir.
Genel İlkeler,
Politikalar ve
Hedefler
Kadınlarımız
Toprak öyle bitip tükenmez,
dağlar öyle uzakta,
sanki gidenler hiçbir zaman
hiçbir menzile erişemeyecekti.
Kağnılar yürüyordu yekpare meşaleden tekerlekleriyle
Ve onlar
ayın altında dönen ilk tekerlekti.
Ayın altında öküzler
başka ve çok küçük bir dünyadan gelmişler gibi
ufacık kısacıktılar
ve pırıltılar vardı hasta kırık boynuzlarında
ve ayakları altından akan
toprak,
toprak,
ve topraktı.
Gece aydınlık ve sıcak
ve kağnılarda tahta yataklarında
koyu mavi humbaralar çırılçıplaktı.
Ve kadınlar
birbirlerinden gizleyerek
bakıyorlardı ayın altında
geçmiş kafilelerden kalan öküz ve tekerlek ölülerine.
Ve kadınlar
bizim kadınlarımız:
korkunç ve mübarek elleri
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yarimiz
ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve kara sabana koşulan ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar,
bizim kadınlarımız
şimdi ayın altında
kağnıların ve hartuçların peşinde
harman yerine kehriban başlı sap çeker gibi
aynı yürek ferahlığı,
aynı yorgun alışkanlık içindeydiler.
Ve onbeşlik şaraplenin çeliğinde
ince boyunlu çocuklar uyuyordu.
Ve ayın altında kağnılar
yürüyordu Akşehir üzerinden Afyon`a doğru.
Nazım Hikmet Ran
|
|
Kadın
Çağdaş Türkiye, kadın-erkek eşitliğinin
birçok toplum kesitinde eksik kalmış boyutunu geliştirmek zorundadır.
Kadının haklarına, hukuk ve ekonominin yanısıra, yaşamın paylaşılmasında,
anlayışlarda, aile içindeki eşitlik düzeyinde sahip çıkılmalıdır.
Kadının çalışma yaşamına katılması teşvik edilmeli, kadın ve erkeklerin
aile sorumluluklarını paylaşmaları ve bunu kolaylaştırıcı çağdaş çalışma
biçimlerinin yaygınlaştırılması sağlanmalıdır. Kadını örtünmeye ve
kaç-göçe zorlayan Ortaçağ anlayışlarıyla sürdürülen mücadele mutlaka
kazanılmalıdır; kadın haklarının geliştirilmesinin olmazsa olmaz koşulu,
kadının kişiliği üzerindeki her türlü dinsel/toplumsal baskının
kaldırılmasından geçmektedir.
CHP, cinsiyet ayırımcılığına son verilen, kadını ve erkeği eşit bir
Türkiye'yi amaçlamaktadır. Yenileşme ve çağdaşlaşma özlemi yüksek
kesimler, çevre koruması, kadın hakları gibi duyarlılıkları en önde
tutanlar, CHP'yi daima yanlarında bulacaktır. Kadınların ekonomiye,
yönetime, siyasete, toplumsal yaşamın her alanına katılmalarının
önündeki tüm engeller kaldırılacaktır. Kadınların toplumda daha etkin
bir konuma yükselmeleri için gerekirse olumlu ayrımcılık yöntemleri
geliştirilecektir.
Gençlik
Cumhuriyet Halk Partisi, kurucusu
Atatürk'ün, "Laik Cumhuriyeti gençliğe emanet eden" anlayışı ile
yoğrulmuş; varlığını gençliğin özgürlüğü, esnekliği ve başarısıyla
bütünleştirmiş bir partidir. Bu anlayışla, CHP, ister okulda veya
üniversitede, ister işyerinde veya siyasette olsun, gençliğin katılımını
ve dinamizmini temel kabul etmektedir. CHP, yarınlarımızın güvencesi
olan gençliğin, yaratıcı, özgün ve özgür düşünebilen, kültürlü,
hoşgörülü, yüksek moralli ve sağlıklı bireyler olarak gelişebilmeleri
için her türlü önlemi alacak; ekonomik ve sosyal politikalarda, eğitim,
kültür, spor ve sağlık uygulamalarında, gençlik kesiminin sorun ve
ihtiyaçlarına öncelik verecek; gençliğimizin evrensel ve ulusal
olanaklardan, teknolojik yeniliklerden eksiksiz yararlanmalarını
sağlayacaktır.
|