Cumhuriyet ve
Bağımsızlık - İbrahim Çamkerten
Hiçbir kötü emel, Türkiye Cumhuriyeti'ne zarar veremeyecek, yüreği Atatürk
inancı ve yurt sevgisiyle dolu Türk Ulusu'nun gücü ve iradesi karşısında "müstevlilerin
siyasi emelleriyle işbirliği içinde olan dahili ve harici hainler"
amaçlarına ulaşamayacaklar, tutunamayacaklardır.
Cumhuriyet; bağımsızlığından ve ülke bütünlüğünden ödün vermeyen, iç ve dış
hainlerin siyasi ve ekonomik dayatmalarıa boyun eğmeyen, Atatürk öncülüğünde
yurduna ve egemenliğine sahip çıkan, O'nun ilke ve devrimlerini gönülden
benimseyen Türk Ulusunun soylu kişilik özelliklerinin bir yansımasıdır. "Bu
yönüyle Cumhuriyet, ulusal onurumuzun bayraklaşan simgesi, büyük Türk
Devrimi'nin adıdır. Cumhuriyet, ümmetçilik yerine ulusçuluğu, kulluk yerine
yurttaşlığı, kişi iktidarı yerine ulus iradesini, bağnazlık yerine çağdaşlığı,
teokratik şeriat devleti yerine ulus devletini seçenlerin kurduğu bir rejimdir"
Türk Rönesanssının bir aydınlanma tasarımı olan Cumhuriyet, Türkiye'mizin
çağdaşlaşmasında siyasal, toplumsal, hukuksal, kültürel ve ekonomik dönüşümlerin
yolunu açmıştır. Türk Kadınına Avrupalı ülkelerden önce seçme- seçilme hakkını
vererek tıpkı eski Türk yönetimlerinde olduğu gibi kadına eşinin yanında
ailesinin saygın bireyi kimliğini yeniden kazandırmıştır.
"Dindarlarla", kutsal din duygularını kötüye kullanarak dini siyasetlerine,
bireysel zenginleşmelerine alet etmek isteyenler, dini alet ederek "islami
holdingler" adı altında binlerce "Alamancı"yı dolandırarak onların alın
terlerini sömürenler iyi ayırt edilmelidir. Kendi hedeflerine ulaşmak adına
halkın din duygularını, dince kutsal saydığı değerleri kötüye kullanmaya
kalkanlara yanıtı yine halkımız verecektir. Türkiye hiçbir zaman çağdışı bir
ülke olmamıştır ve olmayacaktır.
Bunun için, eğitim ve öğretimin, Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda
oluşturulan çağdaş bilim ve eğitim ölçütlerini temel alan yapısı korunmalı, "
Tevhid-i Tedrisat" Öğretim Birliği ilkesine bağlı kalınarak, devletin gözetim ve
denetimi altında yapılmasına önem verilmelidir."
Türkiye'nin terörle savaşımı, hiç kimsenin tartışamayacağı ve haklılığını
sorgulayamayacağı gerçeklerden kaynaklanmaktadır. Türkiye terörün önlenmesi için
alacağı önlemler konusunda Kızıl Derili Katliamı yapan, Irakta 2.5 milyon
müslümanı katleden Amerikadan, Cezayirde Müslümanlara karşı soykırım uygulayan
Fransadan ders ve emir almamalıdır.
Ulusal birliğimizin ve egemenliğimizin korunmasının, geleceğimiz yönünden
yaşamsal önem taşıdığını, bölücülük yaratmak isteyenlere hiçbir biçimde fırsat
verilmeyeceğini bir kez daha vurgulamak gerekmektedir.
İçten ve dıştan gelen gerici, bölücü ve yıkıcı tehlikelere karşı Ulusumuz, her
zaman Atatürk Cumhuriyeti'ni korumuştur, koruyacaktır.
"Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizindir. Cumhuriyet'i biz kurduk, O'nu
yükseltecek ve sürdürecek sizlersiniz? Ey Türk gençliği, birinci vazifen Türk
istiklalini ve Türk Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir...
Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur. Ne mutlu Türküm
diyene".
İbrahim Çamkerten, 29 Ekim 2008
|