| |
CHP Genel Başkan
Yardımcısı Cevdet Selvi Aksaray'da
''Rüşvetin,
sahtekarlığın, yalan dolanın olduğu bir memlekette Laik Türkiye
Cumhuriyetini korumak için burdayız''
Cumhuriyet
Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi, ülke
güvenliğinin arzu edilen noktaya gelemediğini öne sürerek, ''Dış
politikadaki başarısızlıklar ve çelişkiler nedeniyle terör konusunda
arzu edilen sonuca ulaşılamamıştır'' dedi.
Bazı gezi ve ziyaretlerde bulunmak üzere Aksaray'a gelen Selvi, CHP
İl Başkanı Ferda Bozkurt'u makamında ziyaret etti.
Selvi, burada yaptığı konuşmada, Türkiye Cumhuriyeti'nin, tarihinin
en bunalımlı dönemini yaşadığını iddia etti. Selvi, son yıllarda
kapkaç, gasp ve cinayet gibi asayiş olaylarının arttığını da
savunarak şöyle devam etti:
''Bu olaylar, aniden bir tabii afet gibi gelmedi. AK Parti, deneyimi
ve birikimi olmayan yeni partidir. AKP, kaynağı belli, laik,
demokratik, sosyal hukuk devletine, Cumhuriyete karşı şartlanmış
kişilerden oluşan, 2002 seçimlerinden 16 ay önce kurulan bir parti
olarak kurumsallaşmasını tamamlamamıştır. Türkiye'nin ve devletin
yönetimi hakkında deneyim ve birikimi yoktur. Bunlar, birtakım
sözler vererek, halkı yanıltarak çoğunlukla iktidara gelmiş ama
koltuklarının altında suç dosyalarıyla gelmişlerdir.''
''Suçlar nedir?
Dolandırıcılık, zimmete para geçirme, kalpazanlık, resmi evrakta
sahtecilik, özel evrakta tahribat. Başbakanından bakanına kadar
koltuklarının altında suç dosyasıyla gelen bu iktidar, halka verdiği
sözleri yerine getirmemiştir. Yolsuzluğu ortadan kaldırmak için söz
veren bu iktidarın, siyasetçilerin yolsuzluğunu kaldırmak imkanı ve
cesareti olmadığını hep beraber anlamış olduk.''
Selvi, Deniz Feneri ile ilgili yolsuzluğun Almanya'da yargı
tarafından ortaya çıkarıldığını, bu yolsuzluklarının Türkiye'deki
kaynağının Almanya'daki savcı tarafından gösterilmiş olmasına rağmen,
Hükümetin konuyu kapatmak için üslubunu bozduğunu öne sürdü.
''Bu bir hezeyanın bir korkunun sonucudur. İktidar da görüldüğü gibi
yolsuzluklara, usulsüzlüklere ellerine geçen imkan oranında devam
etmişlerdir. Hükümette bulunanlar, söz sahibi olanlar, yolsuzluklara
karışırken, Türkiye'nin çeşitli yerel yönetimlerinde bulunanların da
kendi imkanları oranında halkın malına, mülküne kullanılması
gerekenleri yandaşlarının yararına kullandığı belgelerle ortaya
çıkmıştır.'' dedi.
Anadoluekspres
|
| |
|