Gürcistan Olayları
BOPun Parçası mı?
Gürcistan ve Ermenistan ABD ve
ABnin Kafkasyadaki ön cephesini oluşturuyorlar. İleride Batı, bu
iki küçük ülkeyi, aralarında federatif bir yapılanma ile
işbirliğine yöneltmek durumunda.
- Her ikisinin de NATO ve AB ile ilişkileri güçlendirilecek ve büyük
olasılıkla üye yapılacaklar. Girişimler başladı bile.
Bulgaristan-Romanya Modeli, Karadenizin doğusunda da Batı
tarafından uygulanacak.
- Bu proje Batı için BOPun güvenliği ve uygulanabilirliği
açısından yaşamsal bir önem taşıyor. Kafkasyanın Batı
kapitalizminin denetimi altına sokulmasında Ermenistan ve Gürcistan
iki ön karakol durumundalar. Bu arada, Ermenistanın Azerbaycan
topraklarını işgalini, Batıda kimse hatırlamıyor bile.
Gürcistanın Güney Osetyaya saldırması ve bunun ardından Rusyanın
Gürcistanın önünü keserek geri püskürtmesi, ABD-Rusya ve
Batı-Avrasya çatışmasının küçük bir yansımasıdır.
Barzani ve Saakaşvili aynı konumdalar
Türkiye bugün çok yanlış bir yerde duruyor. AKP yönetiminin ABD ile
özel bağları, Kafkasyaya da yansımış durumda. Aynen Irak ve Irakın
kuzeyinde yaşadığımız olaylarda olduğu gibi, Gürcistan konusunda
sorunlarla karşı karşıyayız.
Hükümet, ABDnin isteği doğrultusunda, son yıllarda Gürcistana
silah yardımı yapmıştır. Bu silahların, Rusyanın Güney
Kafkasyadaki çıkarlarına karşı kullanılacağı biline biline
verilmesi,Türkiyeyi zor durumda bıraktı.
- Türkiye-Gürcistan arasında askeri işbirliği ortamı, yapay bir
biçimde yaratıldı.
- Türkiye, Rusya ile karşı karşıya getirilmiş oldu.
- Ankara Kafkasyada, BOPun destekçisi durumuna sokuldu.
Dün Amerikan filosunun Karadenize yerleşmesini Rusya ile birlikte
engelleyen Ankara bugün, Gürcistanda ABDnin ön karakoluna yardım
eden bir konuma düştü.
Bakû-Tiflis-Ceyhan
Bakû Tiflis-Ceyhan boru hattı, ABD ve AB petrol şirketlerinin
denetimindedir. BOPun bir parçası olarak işlev görecektir.
Türkiye üzerinden geçen, ancak denetimi başkalarının elinde bulunan
bir yatırımdır. AKP hükümeti döneminde Arap ülkelerinde olduğu gibi
Kafkasyada da ABD ve ABnin talepleri doğrultusunda hareket
ediliyor.
Hazar havzası işbirliği hareketinin dışında kalan Ankara, Batının
bölge planlarının ön karakolu haline sokulmaktadır.
Güneydoğu ve Kafkasyada, ABD ve AB çıkarları doğrultusunda
politika izleniyor. Peki, bunun Türkiyeye bir yararı oluyor mu?
- Türkiye ile Rusya yapay bir biçimde, karşı karşıya getiriliyor.
Oysa Rusya ile ortak çıkarlarımızın olağanüstü örtüştüğü bir
dönemden geçiyoruz.
- BOPa destek vermiş oluyoruz. Hedefteki Türkiye, kendisini
ortadan kaldıracak bir projeye arka çıkıyor. Türkiye içindeki iki
başlılık bu çelişkiyi yaratıyor.
Önümüzdeki yıllar
ABD ve AB Gürcistan ve Ermenistanı 5-10 yıl içinde NATO ve ABnin
himayesi altına alacaklardır. Güney Kafkasya önemli çatışmalara
gebedir. Rusyanın ve Avrasyanın Batı tarafından kilitlenmesi,
Türkiyenin de sonunu getirecek bir ortam doğurur.
Türkiye, kendi çıkarları doğrultusunda geliştirebileceği olanakları
özellikle kullanmamakta; başkalarına, karşı taraftakilere
kullandırtmaktadır.
- 1991de Çekiç Güçün oluşturulması ile başlayan süreç Barzaniyi
tanımaya ve Gürcistana silah yardımına kadar uzanan bir zincir
oluşturuyor.
Osetya - Gürcistan - Rusya üçgeninde yaşanan olaylar buzdağının su
üstündeki küçük parçalarıdır.
Esas sorun, soğuk savaş sonrası Batı kapitalizminin Ortadoğuda
başlattığı işgal eylemleridir. Gürcistanın başındaki Cumhurbaşkanı
Saakaşvili, ABDnin sivil darbesi sonucu iktidara getirildi.
Gürcistanın Güney Osetyaya saldırması yerel ve küçük bir olay
değildir. ABDnin Güney Kafkasyadaki yeniden yapılandırma
planlarının parçasıdır. Ne yazık ki AKP Hükümeti, Gürcistana
yaptığı askeri yardımlarla oyunun bir parçası durumuna geldi.
- Türkiye AB süreci aracılığı ile Ermenistanda sıkıştırılıyor.
- Yarın Ermenistan ve Gürcistanın, ABD ve AB himayesi altına
alınmaları ile sıkıştırma derinleşecek.
- Türkiye, Doğu Karadeniz üzerinden de baskı altına alınacak.
Güneyde Kıbrıs gidiyor; Kuzeyde Karadeniz kuşatması hazırlanıyor.
Saldırıya uğrayan Güney Osetya değildir,Türkiye ve Rusyadır.
OIayları tetikleyen ise, Kafkasyada yeni planlar yapan Batıdır.
Bu gerçeği bugünden görmeliyiz. Tehlikeyi bile bile bu politikayı
izliyorsak, iş o zaman çok daha korkunç hale gelmiş demektir.
Erol Manisalı
|